UYARI: ISBN alamıyorum, nasıl alınır mailleri atmayınız ve yorumları yazmayınız lütfen. Sitesinde yazıyor, zahmet edip okuyunuz. Bugün de biraz bilgilendirici bir içerik sunayım dedim. Çok azımız kitap vs. gibi içerikler yazar ve yazdıklarını gizler. Kalan azınlığın çok azı da kitabını basmak ister fakat türlü engelden ötürü vazgeçer. Oradan da kalan azınlıktan da yine çok azı ise (misal ben) kararlıdır ve bu işi yapabileceğini düşünür.
Yazdıklarını gizleyenleri teşvik etmek ve engelleri ortadan kaldırmak için bir yazılı-görsel-basılı içeriği çıkarırken karşımıza çıkacak ögeleri incelemeyi düşünüyorum. Mutlaka hatalarım olacaktır. O yüzden yine de kendiniz de araştırmaya bakın. Evet, kısaca nelere değineceğim:
ISBN numarası nedir? Kim, neden, neyine, nasıl alır?
Barkod nasıl üretilir
Bandrol işleri nasıl işler ****ISBN numarası nedir? Kim, neden, neyine, nasıl alır?
ISBN (International Standart Book Number), uluslar arası standart kitap numarası demek oluyor. Hemen bir örnek vereyim. Masamdaki ders kitabında 978-0-321-51165-2 şeklinde (yeni standartla birlikte 13 haneli olan) bir numara yazıyor ve dünya üzerinde bu ISBN numarası sadece bu kitaba tahsis edilmiş bulunuyor. Diyelim basılı yayın (kitap, dergi..), mikroform, film, kaset, paket bilgisayar yazılımı, görme engelliler için Braille alfabesiyle hazırlanmış materyal veya elektronik yayın çıkarma kararı aldınız. Ama varlığınızı resmi bir şekilde tescil ettirmek ve tarihe kalıcı olarak geçmek istiyorsanız ISBN numarası alma ihtiyacı duyarsınız. Düşünün arkadaşınız kitap basıyor. Ama ISBN’si yok, ama sizin var. Şimdi hangisi daha havalı? :) (tam olarak neye isbn alınır, neye alınmaz diyorsanız buradan buyrun) Read More →
Evet, yavaş yavaş sokaklarda, vapurlarda, otobüslerde milletin elinde iPhone görmeye alıştık. Daha da alışacağa benziyoruz. Ben her ne kadar iPhone almayı enayilik olarak nitelesem de kimi iyi ve daha çok kötü özellikleri var. Ama yeni teknolojidir, telefonda yeni çağ açmıştır diye çok laf etmemek gerek. Apple tüm bunları yaparken ve artık Nokia, Türkiye’de bile kullanımı git gide yerini Samsung, Sony Ericsson‘a bırakırken her halde artık bir şeyler yapması gerektiğini anladı.
Nokia 5800 XpressMusic geliyor! Nokia, Apple’ın iPhone’una karşılık 5800’ı çıkarmayı düşünüyor. Ürünün kod adı “Tube"olarak düşünüldü ve en son 5800 XpressMusic kondu. Tube, Nokia’nın ilk çıkardığı **dokunmatik **ekranlı telefon değil. Bilmeyenler için söyleyelim. Ama iPhone tarzı tasarım ve işlevlere sahip ilk modeli olacak ve belki de iyi pazarlanırsa telefon piyasasını sallayacağa benziyor.
Özelliklerinden biraz bahsedelim. Nokia, teknolojisini devam ettiriyor. Telefon, Nokia’nın büyük miktarda hissesine sahip olduğu Symbian teknolojisinin Symbian Series 60 (S60) 5 üzerinde çalışacak. Sitesinde verildiğine göre;
Boyutlar: Yükseklik: 111 mm. Genişlik : 51.7 mm. Kalınlık : 15.5 mm. Ağırlık : 109 g. **Ekran: **3.2” (640x480 nHD) dokunmatik, 16 milyon renk, 16:9 görüş oranı, ekran çevirmek için otomatik yönlendirme sensörü (akselerometre). **Kamera: **3.2 Megapixel (2048x1536), Carl Zeiss lens, 3x digital zoom, otofokus, ikili LED flash, JPEG formatında. **Video: **640x480 genişlik. 90 dakika kayıt. 30 fps. **Hafıza: **8GB microSD, 8 GB daha eklenebilir, 81 MB dahili hafıza. Diğer: Klavye (Q), Müzik için 8 band ekolayzır, iPod tarzı kategorizasyon, bas güçlendirici, gür ses, surround ses için stereo hoparlörler, Bluetooth 2.0, USB 2.0, Wireless LAN (WLAN), GSM Quad Band, HSPDA (3G’nin de ilerisi bir teknoloji) Read More →
Uzun süren bir yazmayışın ardından yine yüzeysel bir karalamada bulunmak istiyorum. Elbette cahiliz, çok bir şey bildiğimiz yok, en azından benim. Oda arkadaşım Emrah‘ın yazdığı bir not üzerine bir süre düşündüm.
Kendisinin de belirttiği gibi olasılık, tüm ideal şartlarda bile doğruluğu kesin olarak ispatlanamayan bir teori. Örneğin bir para atma deneyinde paranın atış doğrultusu, uygulanan itme ve bunun gibi bir çok parametre sabitlenerek olayın sonucunu bir sonuca atayacaktır. Böylece aynı şartlarda parayı istediğiniz kadar atarsanız atın mutlaka tek sonuç gelecek ve olasılık teorisindeki yazı-tura %50 ihtimali ortadan kalkmış olacak. Emrah‘ın da dediği gibi bir olayın olma ihtimali ya 0 ya da %100’dür ve arada bir değer alamayacaktır. Bana mantıklı geldi. Read More →
Şimdilik böyle bilimsel makaleler yazabilecek biri değilim. Ama ileride belki birilerinin işine yarama ihtimalini düşünecek olursak Internet’te hep yiyen olmaktansa biraz da üretmek gerek ;) Biraz da Türkçe kaynaklarda bu sorunu kimsenin dile getirmediğini farkettim.
Sorun: Öncelikle problem herhangi bir veritabanı sisteminin çok sayıda kaydı veritabanından çekerken kayıtların rastgele dizilmesi için ORDER clause içinde kullanılan SQL RANDOM komutunun doğurduğu performans problemleri. Read More →