Küçüklüğümden beri ne zaman emek verilerek yazılan bir kağıt parçasının yakıldığını, yırtılıp atıldığını görsem içten içe üzülürüm. Bana göre milyarlarca insanın içinde bir insanın bile ürettiği her cümlenin bir değeri vardır. Ama gelin görün ki insanlar bilginin kutsallığının ve onu saklamanın sorumluluğunun bilincinde değiller.
Konu internet’e gelince gözüme bu konuyla ilgili birkaç sorumsuzluk çarpıyor ve oturduğum yerden rahatsız oluyorum. Bu yüzden yazamadan duramadım. Mesele tamamen ahlaki değerlerle alakalı.
Gelişmiş ülkelerdeki gazetelerin internet sitelerinden bir haberin linkine 10 yıl sonra da girseniz habere ulaşabilirken Türk gazetelerinin neredeyse hiçbirinde bu mümkün değil. 2 senede bir tasarım ve adres şemasını baştan aşağı yenileyip kendilerini eğlendiren gazetelerimizin internet departmanları oysa ki akademik makalelerde, blog yazılarından referans gösterilen bağlantıları uçuruveriyorlar. Bir gördüğünüz haberi bir daha görmeniz mümkün olmayabiliyor. Bu nedenle sık kullanılanlarınıza eklemek çözüm değil. Sorumsuzluk gazetelerde (ve benzer şekilde diğer sitelerde). Read More →
Son zamanda RTFM kültürüne aşina olmayan bilgisayar mühendisi arkadaşlardan aldığım çok sayıda sorudan bazıları:
yaa ben stajda bi .net projesi yapıyorum da veritabanına bağlanamadım nası oluyo?
ya bizim arkadaş bişey yazmış da çalışmamış sana yollasam olurmu bi baksana.
[buraya msn’de 50 satır kod yapıştırılır] yaa üstteki kodun nesi yanlış? Çok normal sorular. Hiç yadırganacak bir tarafı yok.
Öncelikle sorunun saçma olduğu bu durumlarda genel olarak Doğru Düzgün Soru Sormanın Yolları yazısını önermek gerekiyor. Bence derdini anlatamayan bir mühendis (herhangi bir disiplinde) olamaz, olmamalı. Meslektaşlarınızla sağlıklı iletişim kuramıyorsanız işi gücü bırakıp iletişim yeteneklerinizi geliştirin.
Varsayalım ki sorunuzu eksiksiz ve cevap verecek kişinin en az düşünmesini gerektirecek hale getirdiniz. Derdinizi açıkça anlattınız, adım adım nasıl bu soruna vardığınızı, çözmek için hangi yolları denediğinizi ve ne sonuçlar aldığınızı sorunuza eklediniz. Çok güzel. Read More →
Bu yazı Bilkent Üniversitesi IEEE Öğrenci Topluluğu Teknoloji 101 dergisinin 7.sayısında yayımlanmıştır. İleride kaybolma ihtimaline karşı kendi bloguma da aktarıyorum. Ama siz yine gidip orijinalinden okuyun lütfen. :) Windows mu Linux mu?
Türkiye’deki bilgisayarların %99’undan fazlasında Windows işletim sistemi çalışıyor. [1] Fakat yazılım dünyasına yakın olan insanlar ve farklı yazılımları denemeyi seven kullanıcılar bilirler ki Windows’a alternatif olarak geliştirilen Linux tabanlı ücretsiz işletim sistemleri de var. (ör. Pardus, Ubuntu…) [2]
Peki, Windows mu daha iyi yoksa Linux mu? Bu soru yıllardır hem yazılımcılar hem de son kullanıcılar arasında büyük tartışmalara yol açmış, çoğu zaman da bu tartışmalar bir tarafın kullanıcılarının yaptığı fanatizm yüzünden bir yere varamamıştır. Hâlihazırda, zaten bu soru yalnız başına hiçbir zaman bir seçeneği galip çıkarmayacaktır. Kullanıcıların amaçlarına ve bilgi düzeylerine göre bu sorunun birden fazla yanıtı var. Şimdi yüzeysel ve en bilinen argümanlarla bu iki işletim sistemini karşılaştırmaya çalışalım. Read More →
Published under Creative Commons Attribution-NonCommercial license.
By “due date”, we mean the deadline to hand in a homework or other kind of deliverable assignment to the teacher.
Teachers should explicitly state a due date for each assigment with the announcement of the assigment.
Teachers should not postpone due dates after announcing a due date unless an extreme event happens (e.g. disaster, holiday announcement at last minute)
Bir ay önce düzenli olarak bloga yazı girmeye başlamıştım. Röportajlar, çeviriler falan havada uçuşurken bir anda kesiliverdim. :) Elbette ki okul hayatı zaman zaman durağan olup zaman zaman yoğunlaşıyor. Şu aralar aslında durağan zamanlara döndüm ama fırtına öncesi sessizliğin ta kendisi. Bu yüzden blogda yazı yazamıyorum, ölmedim yani merak etmeyin. :P Read More →
Açık standartlardan bahsettiğimiz şu günlerde web tarafında gelişmekte olan yeni bir spesifikasyon var: HTML 5. Kabaca açıklanacak olursa, yıllardır kullandığımız HTML’e, Flash, Silverlight gibi ek sistemlerle getirilen görsel zenginliği ve işlevselliği bu ekler olmadan sunabilmek için ortak bir standart olacak. Son zamanlarda Apple ile Adobe arasındaki iPhone’da Flash kavgası, Silverlight’ın sadece Windows’ta çalışması, dahası bu plug-in’lerin bilgisayarı yavaşlattığı bilinen bir gerçek. Read More →
8 ways to reduce bugs while coding yazısında yazılım geliştiriciliği yapılırken göz önünde bulundurulması gereken güzel noktalara değiniliyor. Bu nedenle Türkçe’ye çevirmemin faydalı olacağını düşündüm. Kendi eklemelerim de var. Umarım faydalı olur.
[caption id=“attachment_1719” align=“alignright” width=“300” caption=“Acrosternum hilare (a.k.a osuruk böceği)”][/caption]
**Testler yazın: **Hazırladığınız modüller için birim testleri (unit test) ve bütünlük testleri (integration test) yazın. Test-Code-Test prensibini uygulayın, kodlarınızı yazdıkça test edin. Metodların mümkün olabilecek bütün girdilerine göre davranışlarını nasıl idare ettiğini gözlemleyebileceğiniz test durumlarını (test case) hazırlayın. Düzenli olarak çalıştırabileceğiniz otomatize edilmiş test durumlarınızın olması hataları erken fark edebilmenizi sağlar.
Araçlar kullanın: Statik kod analiz araçları işinize yarayabilir. Örneğin Findbugs, Java kodlarınız üzerinde incelemeler yaparak olası hataları (bug) bulmanızı sağlar, Ruby için GetExceptional, Python için pylint, PyChecker kullanabilirsiniz. Web uygulamalarınızdaki olayları ve elementleri de Selenium ile birden fazla tarayıcıda otomatik olarak test edebilirsiniz.